Dr. Ahmet Acar Kıllı Dil Hastalığı Nedir? Tedavisi Nasıldır?

Kıllı Dil Hastalığı Nedir? Tedavisi Nasıldır?

Kıllı dil hastalığı sık olmasa da zaman zaman karşılaşılan dil problemlerinden biridir. Genellikle orta yaşta görülür. Dilin görünümü kişinin psikolojisini bozabilir. Mikrobik sebebe bağlı olanlarda bulaşıcılık olabilir. Ancak hastaya uygun ve sebepleri ortadan kaldırmaya yönelik bir yaklaşım ile tedavisi mümkün olabilmektedir.

Kıllı Dil Hastalığı Nedir?

Kıllı dil hastalığı, dil yüzeyinde iki cm uzunluğa kadar varabilen yoğun ipliksi keratin tabakasının ortaya çıkmasıdır. Hastalık sırasında dilin yüzeyindeki küçük çıkıntılar (papillalar) uzar ve belirgin bir hale gelir. Bu durum dil yüzeyinin tüy benzeri bir görünüm almasına neden olabilirken dilin yüzeyinde renk değişiklikleri, kötü ağız kokusu, dilde yanma hissi ve tat bozuklukları gibi semptomlara da yol açabilir.

 

Hastalığın diğer isimleri ‘siyah kıllı dil (Lingua villosa nigra)’ ya da ‘veya ‘siyah dil’dir.

 

Kıllı dil hastalığı olan bazı kişiler acaba kanser olur muyum gibi soruları akıllarına getirebilirler. Ancak çoğu vakada böyle bir şey düşünülmez.

Kıllı Dil Neden Olur?

Kıllı dil hastalığı oluşumunu tetikleyebilecek çeşitli faktörler mevcuttur. Bunlar aşağıda belirtilmiştir;

 

Ağız Hijyeni Eksikliği: Dilin yüzeyi düzenli olarak temizlenmezse bakteriler, yiyecek artıkları ve ölü hücreler gibi maddeler dilin yüzeyinde birikir. Bu birikim dilin yüzeyindeki küçük çıkıntıların (papillaların) uzamasına ve belirginleşmesine yol açabilir.

 

Sigara İçimi: Sigara içmek dilin üzerindeki çıkıntıların (papillaların) büyümesine yol açabilir. Ayrıca nikotin ve diğer kimyasallar dilin renginde değişikliklere neden olabilir.

 

Alkol Tüketimi: Aynı şekilde aşırı alkol tüketimi papillaların büyümesine ve renk değişikliklerine yol açabilir.

 

Kafein Tüketimi: Aşırı kafein tüketimi dil yüzeyindeki papillaların büyümesine ve renk değişikliklerine katkıda bulunabilir.

 

İlaç Kullanımı: Bazı ilaçlar kıllı dil hastalığına sebep olabilirler. En sık karşılaşılanlar aşağıda belirtilmiştir;

  • Sık ya da uzun süreli antibiyotik kullanımı
  • Yüksek doz ve uzun süreli kortikosteroid kullanımı
  • Uzun süreli topikal (harici) antibiyotik kullanımı
  • Uzun süreli topikal kortikosteroid kullanımı
  • Uzun süreli bağışıklığı baskılayıcı (immün süpresif) ilaçların kullanımı
  • Bazı antipsikotik ilaçların kullanımı

 

Hiv Pozitif Hastalar: HIV pozitif hastalarda oral kandidiyazis artışı ve mantar mikrobunun tetiklemesiyle kıllı dil hastalığı görülebilmektedir.

 

Beslenme Alışkanlıkları: Bazı yiyecek ve içeceklerin aşırı tüketimi ve doğal beslenmeden uzaklaşmak dil üzerindeki çıkıntıların aşırı büyümesine ve renk değişikliklerine katkıda bulunabilir.

 

Genel Sağlık Sorunları: Bazı sistemik, metabolik ve progresif hastalıklarla birlikte kıllı dil hastalığı görülebilir. Örneğin;

  • Şeker Hastalığı (Diyabetis mellitus)
  • Tiroid hastalıkları
  • Metabolik bozukluklar
  • Bağ dokusu hastalıkları
  • İlerleyici sistemik hastalıklar

 

Cancida Albicans: Kıllı dil ile sıklıkla ilişkilendirilen bir mantar türüdür. Kıllı dilde ilk sebep olabileceği gibi ikincil olarak da olaya dahil olabilir. Kliniği ve hastalığın gidişatı etkiler.

Belirtileri Nelerdir?

En çok dilin orta arka bölümü olmak üzere dilin tüm yüzeyi iki santime varabilen uzunlukta yoğun ipliksi uzantılar ile kaplanmıştır. Dil kıllı bir görünüm almıştır. İpliksi uzantılar yassılaştıklarında dilin üzerinde bir kubbe gibi görünebilirler.

 

Kıla benzeyen uzantılar genellikle siyah renkte olurlarsa da zaman zaman kırmızımsı kahverengi veya sarımtırak bir renk alabilirler. Buradaki renk değişikliği olaya katkıda bulunan sebebe ve pigment yapan mikroorganizmaların aktivitelerine bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.

 

Genellikle ağrı, kaşıntı gibi sübjektif belirti olmaz. Bazen yanma hissi oluşabilir. Bazı hastalarda tat değişikliği oluşabilir.

 

Özetle kıllı dil hastalığında aşağıdaki belirtiler görülebilir;

  • Dil üzerinde kıl benzeri görünüm
  • Dilde siyah, kahverengi, sarı, yeşil gibi renk değişiklikleri
  • Kötü nefes kokusu
  • Tat bozuklukları
  • Dilde yanma hissi
  • Şiddetli vakalarda yutma zorluğu

Kıllı Dil Tedavisi Nasıldır?

Tedavide sebebe yönelik yaklaşımlar esastır. Bir yandan hastalığı oluşturan sebepler ortadan kaldırılırken diğer yandan semptomların tedavisine çalışılır.

 

Tedavi yaklaşımları aşağıda özetlemiştir;

 

Ağız Hijyeni Sağlanması: Kıllı dil hastalığı genellikle yetersiz ağız hijyeni ile ilişkilendirilir. Bu sebeple dili düzenli olarak temizlemek ve ağız hijyenine dikkat etmek önemlidir. Yumuşak bir diş fırçası veya dil temizleyici kullanarak dil yüzeyi nazikçe temizlenmelidir. Bu dil üzerindeki bakterileri, mantarları, virüsleri, yiyecek artıklarını ve ölü hücreleri temizlemeye yardımcı olabilir.

 

Okside edici ağız yıkama sularının sık kullanımı hastalığı tetikler. Bunlara ara verilmelidir.

 

Sigara ve Alkollü İçeceklerin Bırakılması: Tedaviyi en fazla sabote edecek sebeplerin başında sigara ve alkol tüketimi gelmektedir. Tedavinin hızlı, başarılı ve kalıcı olabilmesi için sigara ve alkol tüketimi tamamen bırakılmalıdır.

 

Kafeinli İçeceklerin Sınırlandırılması: Hastalığı oluşturabilecek sebeplerden biri de aşırı kafeinli içecekler olduğu için çay ve kahve tüketimi kısıtlanmalıdır.

 

İlaçların Gözden Geçirilmesi: Kıllı dil hastalığı bazen kullanılan ilaçlara bağlı gelişebilir. Böyle bir durum varsa hekimle iletişime geçilmelidir. Hekiminiz ilaçlarınızı gözden geçirecek ve doz değişimi ya da alternatif tedavi seçeneklerini değerlendirecektir.

 

Profesyonel Temizlik: Kıllı dil hastalığı semptomları şiddetli ise ve diğer tedavi yöntemleri işe yaramazsa bir diş hekimine başvurarak profesyonel bir temizlik yapılabilir.

 

Anti Fungal Tedavi: Dermatoloji pratiğinde kıllı dil hastalığı olan kişilerde dil üzerinden materyal alınarak özellikle candida albicans açısından mikrobiyolojik inceleme yapılmalıdır. Yapılan bu incelemelerde birçok vakada candida albicans varlığı tespit edilmektedir.

 

Tedavide bu mantara yönelik antifungal (mantar ilacı) kullanımı ile başarılı sonuçlar alınmaktadır.

 

Vitamin Takviyesi: Gerekli görülen vakalarda B ve C vitamini tedaviye eklenebilir.

 

Sistemik Tedavi: Genel hastalığı olan kişilerin takip ve tedavileri düzenli yapılmalıdır.

 

Diğer Tedaviler: Dirençli vakalarda aşağıdaki tedaviler uygulanabilir;

  • Topikal ya da sistemik retinoidler
  • Üre solüsyonları
  • Triklorasetik asit solüsyonları
  • Salisilik asit solüsyonları
  • Elektrokoter
  • Radyofrekans
  • Lazer

 

Toparlamak gerekirse, kıllı dil hastalığı, estetik kaygılar ve rahatsızlık verici semptomlarla ortaya çıksa da, uygun tedavi yöntemleriyle başarılı bir şekilde kontrol altına alınabilen bir durumdur. Ağız hijyenine özen göstermek, sigara, alkol ve aşırı kafein tüketiminden kaçınmak, ayrıca hastalığı tetikleyen ilaçlar veya sistemik rahatsızlıkları yönetmek tedavinin temelini oluşturur. Profesyonel temizlik ve gerekirse antifungal ilaçlarla desteklenen bir tedavi planı, hastalığın iyileşmesine önemli ölçüde katkı sağlayabilir. Tetikleyici faktörlerin ortadan kaldırılması ve semptomların hafifletilmesiyle hastalık başarılı bir şekilde tedavi edilebilir.

Dr. Ahmet ACAR
Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı
Blog - Dr. Ahmet ACAR

Dr. Ahmet ACAR

Dermatoloji Uzmanı

İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra Uludağ Tıp Fakültesinde Dermatoloji, Alerji ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar üzerine 7 yıl süren Doktora ve üzeri çalışmalar yaptı.

1994’ten beri Sakarya’da Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı olarak çalışan Dr. Ahmet Acar 38 yıllık meslek hayatı boyunca üniversite, devlet hastanesi, özel muayenehane hekimliği tecrübelerinin sağladığı birikimle hizmetlerine devam ederken tüm deri hastalıkları ve zührevi hastalıkların tedavilerini gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte yüz gençleştirme, estetik lazer yöntemleri, cilt bakımları ve HPV tedavileri en çok hizmet verdiği alanlardır.

En çok okunanlar

SAÇ BİTİ NEDEN OLUR? SAÇTAKİ SİRKE NASIL TEMİZLENİR?

MAKAT KAŞINTISI NEDEN OLUR? NASIL GEÇER?

Blog - Dr. Ahmet ACAR

Dr. Ahmet ACAR

Dermatoloji Uzmanı

İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra Uludağ Tıp Fakültesinde Dermatoloji, Alerji ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar üzerine 7 yıl süren Doktora ve üzeri çalışmalar yaptı.

1994’ten beri Sakarya’da Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı olarak çalışan Dr. Ahmet Acar 38 yıllık meslek hayatı boyunca üniversite, devlet hastanesi, özel muayenehane hekimliği tecrübelerinin sağladığı birikimle hizmetlerine devam ederken tüm deri hastalıkları ve zührevi hastalıkların tedavilerini gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte yüz gençleştirme, estetik lazer yöntemleri, cilt bakımları ve HPV tedavileri en çok hizmet verdiği alanlardır.

Dr. Ahmet Acar - Logo
Dr. Ahmet Acar - Deri hastalıklarının tedavisi dermatoloji uzmanının işidir.